Kıymetli okuyucularım bu ayki yazımın konusu okumak, iyi amel, nefis terbiyesi, imtihan ve sabırdır.
Hz. Adem hem ilk insan hem de peygamberdir. Dininin ve hakkın hizmetkârıdır. Dünyada bir insan bile bulunduğu müddetçe din hizmeti devam edecektir. Hayat çok hızlı akıp gitmektedir. Bu yolculuğun kendi kısa ama önemi büyüktür. Çünkü sonsuz Ahiret hayatı Dünyada kazanılır. Ebedi nimetlere ulaşmak ya da ebediyen azap görmek şu kısacık ve hızla akıp giden Dünya hayatımıza bağlıdır.
Bundan başka alternatifimizde yoktur. Burada kazanamazsak şurada kazanırım, şu şekilde şuralarda telafi ederim diyeceğimiz bir yerde yoktur. Önemli olan hızla akıp giden bu hayattan kopmadan, savrulmadan, yoldan şaşmadan gidebilmektir. İşte bu yola Sırat-ı Müstakim denir. Fatiha suresinde şöyle emredilir: ”Bizleri Sırat-ı Müstakime hidayet et. O (yol ki) kendilerine nimet vermiş olduğun zatların (peygamber ve velilerin) yoluna ilet, gazaba uğramışların ve sapıklıkta bulunmuşların yoluna değil “ (Fatiha 1/6-7)
Bu dünya hayatımızda Rabbimiz ’in emirlerini yerine getirmemiz gerekirken , nefsimizimin hevâ ve hevesi karşımıza engel olarak çıkar. Bunun için önce nefsimizin terbiyesi gereklidir, “fakat Rabbinin makamından korkan ve nefsini kötü arzulardan uzaklaştıran için ise şüphesiz cennet yegâne barınaktır(Nâziat 79/40-41) .
İnsanların ahireti kazanabilmeleri için, hayat boyu imtihan ediliceği şeylerden biride sabırdır. Bir ayette şöyle buyuruluyor: “And olsun ki sizi biraz korku ve açlık, mallardan, canlardan ve ürünlerden biraz azaltma (fakirlik) ile deneriz.Sabr edenleri müjdele “(Bakara2/155) Sabr edenlerin mükâfatları muhakkak hesapsızdır. (Zümer39/10) .
Peygamber Efendimiz ( s.a.v) Şöyle buyurur: Sabr üçtür: musibetlere karşı sabır, taate (kulluk’ta) sabır günah işlemekte sabır, kim kaldırılıncaya kadar müsibete güzelce sabr ederse, Allah ona üçyüz derece yazar . Her iki derece arasında sema ile arz arasındaki mesafe kadar yücelik vardır. Kimde taatte sabr ederse Allah ona altıyüz derece yazar her iki derece arasında arzların başladığı hudutla, arzların bittiği son nokta arasındaki mesafe kadar yücelik vardır. Kim de günah işlemeye karşı sabr ederse Allah ona dokuzyüz derece yazar iki derece arasında arzların hududu ile arşa kadar olan mesafe kadar yücelik vardır.
Değerli okurlarımız: Niyetinizi her zaman hayır işe ayarlayıp her işinizin hakkınızda hayırlı olmasını dileyin. Başkaları hakkında da kendiniz için istediklerinizi isteyin. Bu hayır duayı istinasız bütün Müslümanlar için yapın. Düşmanınızın olmasına müsaade etmeyin. Allah’ın ilk emrinin oku olduğunu unutmayın. Kitaplardan, dergilerden uzak kalmayın. Okumak için mutlaka kendinize zaman ayırın. Yaşantınıza mutlaka okumayı katın. Sizin düşüncelerinizin olgunlaşmasını okumak sağlar. Okuyan insan öğrenir öğrenen insan iyi amel sahibi olur. Kötülüklerden uzak durur. Kulluğun gereği olarak hata işlediğimizde tövbeyi geciktirmeyin. Günah ne kadar olursa olsun Allah’ın merhametinden büyük olamaz düşüncesiyle Onun huzuruna dönün. Her günü küçükte olsa bir hayırla süsleyin. Bu ama bir çocuğun başını okşamak olur, ama bir dostu aramak olur, ama tanımadığınız bir insana bir işi kolaylaştırmak olur. Her gün bir güzellik yapın insanlara ve çevrenize. Sevdiklerinize onları önemsediğiniz hatırlatın. Bir selam göndermek, bir mesaj atmak, bir mail, birkaç dakikalık telefon görüşmesi, sizi ve sevdiklerinizi rahatlatacaktır.
Sahip olduklarınız değerlerin farkına varın. İşinizin, evinizin, eşinizin, çocuklarınızın ya da hiç birisi yoksa soluk alıp vermenin kıymetini düşünün. Sahip olduğunuz ömür nimettinin değerini takdir ediniz. Dua ederek Allah’la olan yakınlığınızı artırın. Yolda, işte, evde Onunla olduğunuzu unutmayın. O her şeyi gören, bilen ve işitendir.
Sağlıklı ve huzurlu günlerde sevgiyle kalın.
*** Köşe Yazarlarımız İLESAM (Türkiye İlim ve Edebiyat Eseri Sahipleri Meslek Birliği) üyesidir ve telif hakları İLESAM tarafından korunmaktadır. Köşe Yazarlarımızın yazıları izinsiz olarak kopyalanamaz ve başka bir yerde yayınlanamaz. İzin almadan yazıları kopyalayıp başka yerde yayınlayanlar, 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri kanunu kapsamında İLESAM'ın kendilerine açaçağı maddi tazminat davasını kabul etmiş sayılır.